Filistin davasının cesur yüreği, sen Arap âleminin direniş sembolü çöl aslanı Ömer Muhtar misali Filistin aslanısın.
O onurlu duruşunu gören Emirler, krallar, lider müsveddeleri, halkları soykırıma uğrarken konuşmaları katliamcı tarafından izne bağlandığı için konuşmayan bakanlar utansın. Sen ve Arap âleminin yüz akları Filistin direnişçileri tüm dünyaya hakkın, adaletin, haklı direnişin sembolü oldunuz. İkiyüzlü sahtekârların tahtlarını salladınız.
Filistin aslanı Temime, direniş sembolü onurlu Gazze direnişçileri Türkiye’de yaşayan Araplar olarak ruhumuzla, kalbimizle sizinleyiz.
100 yıllık batılı hipnozun etkisinde olanlara sadece Filistin topraklarında 75 yıldır olanları okumalarını ve bunun ışığında 2023 yılının son çeyreğinde olanları izleyip, eğer varsa akılları bir yana vicdanlarına bakarak tavır almalarını, yarın çocuklarının, torunlarının utanacakları sözler sarf etmemelerini, en azından insafla konuşmalarını bekliyoruz.
En baştan beri Filistin davasına her zaman destek veren ve son soykırıma onurlu bir tavırla etkili bir biçimde destek sunan ülkemiz Türkiye’ye, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve bu konuda emek sarf eden tüm şahsiyetlere şükranlarımızı iletiyoruz.
Beyt-nahreyn Arap Arami Birliği olarak Türkiye devletinin sunduğu çözümün kabul edilecek tek çözüm olduğunu ve desteklediğimizi ifade ederken soydaşlarımıza verdikleri bu onurlu destek için şükranlarımızı ifade etmek istiyoruz. Ülkemiz Türkiye her platformda kendilerini dünyanın “süper güçleri” “demokrasi havarileri” olarak adlandıran lider müsveddelerinin pervasızca destekleriyle Filistin Arap-Müslüman ve Hristiyan ayırımı gözetmeden uygulanan soykırıma karşı sergilediği onurlu tavırla dünyanın vicdanının sesi olmuştur.
Son dönemde AB ülkelerinin soykırımı teşvik eden tavrına karşı onurlu bir çıkış yapan İspanya başbakanı Sanchez’in ve Brezilya devlet başkanı Lula’nın bu onurlu tavırlarını takdir ediyor lider müsveddelerine örnek olmasını diliyoruz.
Beyt-Nahreyn Arap-Arami Birliği olarak; Okyanus kadar engin, çöl kadar kadîm ve dingin bir hafızaya sahip Arap kültürüyle tarihe kayıt düşüyoruz, bu hayâsızca soykırımın sorumluları ve destekçileri adalet önünde yargılanıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. UCM (Uluslararası Ceza Mahkemesi) acizlikleriyle artık fiilen hükümsüzlüklerini ilan eden diğer uluslararası kurumlar gibi bu görevini yerine getirmediği takdirde bu görevi onurlu ve ehil bir şekilde yerine getirecek kurumların oluşacağına ve bu eli kanlı soykırımcıları yargılayacağına inancımızı koruyoruz, korumak istiyoruz.
Köklü bir devlet hafızasına ve geleneğine sahip olmayan ABD’yi insanlık dışı bu soykırımı desteklemekten vazgeçip akl-i selime davet ediyoruz. “Filistin’de öldürülen her çocuğun, her kadının elindeki kanda ABD yönetiminin de payı vardır.”
ABD’nin arkasındaki “güneş batmayan imparatorluk” unvanını yüzyıllar boyunca kullanan İngiltere’nin bu hayâsızca katliamdaki rolünü görmediğimiz ve kanlı tarihini bilmediğimiz sanılmasın! Hintli bir Sih mensubuna bu politikayı uygulatması onun bu soykırımdaki desteğini ve işbirliğini gizlemeyecek ve temize çıkarmayacaktır!
Beyt-Nahreyn Arap-Arami Birliği olarak çağrımızı yeniliyoruz, tüm devletlere ve siyasi grup ve demokratik çevrelere; Kutsalınız varsa kutsalınız adına, insani değeriniz varsa inandığınız değerler adına size sesleniyoruz. Beş bin yıldır sadece yıkıma, gözyaşına, acılara, katliamlara, soykırımlara, sadece insanlık suçlarına sebep olan bu savaşı durdurmak için somut adımlar atmanız çağrısında bulunuyoruz.
Son gelişmeler ışığında artık bölge devletleri; Türkiye, Mısır, Iran, Lübnan, Ürdün ve diğerlerinin net olarak anlamalıdır ki güvenlikleri ve bekaları Gazze’den başlıyor.
Bu konuda Türkiye’nin yapmış olduğu diplomatik barış ve insani yardım destek girişimlerini takdir ediyor ve destekliyoruz.
İki devletli ve başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti kurulmadıkça bölgede istikrar sağlanamaz, bölge ülkelerinin ulusal güvenliği ve bekaları sağlanamaz!
Mim Yavuz Binbay
Beyt-Nahreyn Arap-Arami Birliği onursal başkanı