Basın Açıklaması; Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan açıklaması- CHP ideolojisi, Irkçılık ve Nefret suçu -Suç duyurusu

Beyt-Nahreyn Arap-Arami Birliği

CemeʿetëlʿArap u l-Ârâm fî Beytël Nehreyn

Union Arabe et Araméen en Mésopotamie

Mail- araskem@gmail.com web-site : www.beyt-nahreyn.com

Basın Açıklaması; Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan açıklaması- CHP ideolojisi, Irkçılık ve Nefret suçu -Suç duyurusu

Son dönemlerde Suriyeliler söylemi altında birçok kesimce dillendirilen ırkçı-Faşist söylemler İttihatçı zihniyetin günümüzdeki devamı olan CHP tarafından son seçimlerden beri aleni olarak yapılmaya hız verildi.

Son olarak Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın savaş mağduru Suriyelileri hedef alan yetkilerini aşan ve kötüye kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve Irkçı/nefret suçlarını tanımlayan yasalarına aykırı olarak yaptığı açıklamayla suç işlediğini belirterek suç duyurusunda bulunuyoruz.

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığının açmış olduğu soruşturmanın ülkemiz için ırkçılığa karşı işlenen suçlarda bir mihenk taşı ve dönüm noktası olacağını belirterek soruşturmanın takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.   

İttihatçı düşünce Osmanlının son döneminde ve son dönemdeki politik yansımalarıyla günümüzde de tüm azınlıkların en büyük düşmanı olduğunu ve bu zihniyetinin değişmediğini göstermiştir. Bu zihniyet tarafından Türkiye’nin savaş ekonomisi ile başa çıkmasına yardım etmek bahanesiyle ancak aslında azınlıkları mahvetmek amacıyla 1942’de “Varlık Vergisi” adı altında bir yasa çıkarır. Vergiler, etnik kökene dayalı olarak, mal varlıkları üzerinden Türklere % 5, Rumlara % 156, Yahudilere % 179 ve Ermenilere % 232 oranında tahakkuk ettirilir. Ödeme süresi 15 gündü ve ödeme yapamayan herkes tutuklandı ve taş ocakları, yol veya tünel yapımlarında işçi olarak çalışmak için doğu vilayetlerine gönderildi. Bu azınlıklar, tüm varlıklarını bu zihniyetin taşeronlarına ucuza sattıktan sonra iflas etti ve yine de istenen meblağı ödeyemediği için çalışma kamplarına gitti ve orada öldü. 1964 yılında yine bu zihniyet, Kıbrıs krizi sırasında Yunan ve Türk vatandaşı olarak çifte vatandaşlığa sahip 45.000 Rum’u sınır dışı ederek ırkçı bir trajedi yarattı. Bu insanlardan 20 dolar ve 20 Kg’lık eşya almalarına izin verilip, geri kalan tüm mal varlıkları ve eşyalarını geride bırakarak on gün içinde ülkeyi terk etmeleri istendi.

Günümüzde de bu ırkçı-faşist zihniyet bolu belediye başkanı ve mensup olduğu partisince ulusal ve uluslararası yasalara, insan olma değerlerine aykırı olarak yeniden hortlatılmak isteniyor.

Bolu belediye başkanı hangi yetkiye ve hangi yasaya dayanarak bu ırkçı/faşist uygulamanın kararını alabiliyor? Kendisine faşist söyleneceğini söylüyor, aslında ne yaptığını biliyor ve faşist olduğunu biliyor! Evet, bizde tasdik ediyoruz zihniyetinizle faşistsiniz!

Mensup olduğu partinin CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu yayınladığı ve İngilizceye de çevirerek yayınladığı videosunda iktidara gelirlerse Suriyelileri “Güvenlikli bir şekilde Suriye’ye geri yollayacağını söylüyor” kendisine soruyoruz bu “Güvenliği” nasıl oluşturacak? Suriye’yi kan gölüne çeviren, harabeye çeviren ABD ve işbirlikçilerinden ricada mı bulunacak! 

Bu zihniyetin Yahudi kardeşlerimizi gaz odalarına yollayan Nazi düşüncesinden farkı ne?

Veya tarihe kara leke olarak düşen Nazi zulmünden soykırımından kurtulmak için kaçan Yahudi kardeşlerimize sınırlarını kapatarak infaz edilmelerini veya açlıktan, hastalıktan ölmelerini seyreden zihniyetten farkı ne?

Beyt-nahren Arap-Arami Birliği olarak, bu ırkçı-Faşist zihniyeti kınıyor ve tüm gücümüzle bu zihniyetin karşısında olacağımızı kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.

Beyt-nahren Arap-Arami Birliği olarak, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan tüm Arap-Arami kökenli soydaşlarımıza seçimlerde bu zihniyet sahibi bir parti olan CHP ve onunla işbirliği yapan partilere oy vermeme çağrısında bulunuyoruz.

Beyt-nahren Arap-Arami Birliği olarak, ırkçılığa-Faşizme söylemde değil icraatta karşıyım diyen tüm kurum, kuruluş, siyasi parti, siyasi gurup, sanatçı, yazar ve şahsiyetleri bu ırkçı faşist zihniyete karşı net tavır almaları çağrısında bulunuyoruz. Bu net tavrı göstermeyenleri bu zihniyetin işbirlikçisi olarak kabul edeceğimizi kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığının açmış olduğu soruşturmanın yasaların emrettiği biçimde hassasiyetle yürütülerek bu zihniyete ülkemizde yer olmayacağının sembolü olacak bir karar bağlanmasını diliyoruz.

Saygılarımızla.

Beyt-nahren Arap-Arami Birliği